TıpDil Sınavında Çıkmış Verb (Fiil) Kelime Listesi

TıpDil Sınavında Çıkmış Verb (Fiil) Kelime Listesi

Abandon: Terk etmek, bırakmak
Absorb: Kavramak, emmek
Abuse: Kötüye kullanmak, suiistimal etmek
Accelerate: Hızlanmak, hız kazanmak
Accept: Kabul etmek, kabullenmek
Accumulate: Toplamak, biriktirmek
Ache: Ağrımak
Achieve: Başarmak, elde etmek
Acknowledge: Tanımak, kabul etmek, onaylamak
Acquire: Kazanmak, elde etmek
Act: Davranmak, hareket etmek, oynamak
Activate: Etkinleştirmek, harekete geçirmek
Adapt: Uydurmak, uyarlamak, uyum sağlamak
Add: Eklemek
Address: Hitap etmek, yöneltmek
Adjust: Ayarlamak, uydurmak, alıştırmak
Admire: Hayran kalmak, çok beğenmek
Admit: Kabul etmek
Adopt: Benimsemek, kabul etmek
Advance: İlerletmek, geliştirmek
Advertise: Reklâmını yapmak, reklâm yapmak
Advise: Tavsiye etmek
Advocate: Savunmak, müdafaa etmek
Affect: Etkilemek, etki etmek
Afford: Parası yetmek, gücü yetmek
Agree: Aynı fikirde olmak, kabul etmek
Aid: Yardım etmek, yardımcı olmak
Ail: Hasta olmak, hastalanmak
Alarm: Telaşlandırmak, korkutmak
Alleviate: Hafifletmek, azalmak, yatışmak
Allocate: Ayırmak, bölüştürmek
Allow: Bırakmak, izin vermek
Alter: Değiştirmek, başkalaştırmak
Alternate: Sıra ile yapmak, değişimli olarak yapmak, dönüşümlü
Amuse: Eğlendirmek, güldürmek
Analyze: Analiz etmek, tahlil etmek
Anticipate: Ummak, beklemek, tahmin etmek
Appeal: İlgisini çekmek, hoşuna gitmek
Appear: Görünmek, ortaya çıkmak,belirmek
Apply: Başvuruda bulunmak, başvurmak
Appreciate: Takdir etmek, değerini bilmek, kıymetini anlamak
Apprehend: Anlamak, kavramak
Approach: Yaklaşmak, yanaşmak
Approve: Uygun görmek, onaylamak
Argue: Tartışmak, görüşmek
Arise: Ortaya çıkmak, yükselmek, kalkmak
Arouse: Uyandırmak, kaldırmak, artmak
Arrange: Düzenlemek, hazırlamak
Arrest: Tutuklamak
Ascertain: Öğrenmek, aslını öğrenmek
Assert: Söylemek, iddia etmek, ileri sürmek
Assess: Değer biçmek, belirlemek
Assist: Yardım etmek, yardımcı olmak
Assume: Farz etmek, saymak
Attach: Eklemek, iliştirmek, takmak
Attack: Saldırmak, hücum etmek
Attempt: Teşebbüs etmek, kalkışmak
Attend: Katılmak
Attract: Çekmek, ilgisini çekmek
Avoid: Kaçınmak, sakınmak
Await: Beklemek, hazır olmak
Awaken: Uyandırmak, uyanmak
Back: Destek olmak
Balance: Tartmak, dengelemek
Ban: Yasaklamak
Bankrupt: İflas ettirmek, batırmak
Battle: Savaşmak, mücadele etmek
Bear: Dayanmak, çekmek, katlanmak
Beat: Vurmak, dövmek
Behave: Davranmak, hareket etmek
Believe: İnanmak, güvenmek
Bend: Eğmek, bükmek
Bind: Bağlamak, ciltlemek; tutturmak
Bite: Isırmak, dişlemek, sokmak
Blame: Suçlamak
Bleed: Kanamak, kan ağlamak
Block: Bloke etmek, engellemek
Blow: Esmek, körüklemek, üflemek
Blur: Bulandırmak, bulanmak
Bomb: Bombalamak, bombardıman etmek
Bond: Tutturmak, yapıştırmak
Book: Ayırmak, yer ayırmak
Boost: Artırmak, yükseltmek
Bother: Canını sıkmak, rahatsız etmek
Bounce: Zıplamak, sıçramak, fırlamak
Bound: Sınırlarını çizmek, sınırlamak, kuşatmak
Breathe: Solumak, nefes almak
Breed: Doğurmak, çoğalmak
Broaden: Genişlemek, genişletmek
Build: İnşa etmek, kurmak, yapmak
Burden: Yüklemek, sırtına yüklemek
Burn: Yanmak, yakmak
Bypass: Atlamak, dolaştırmak
Cancel: İptal etmek
Capture: Yakalamak, ele geçirmek,yansıtmak
Carry: Taşımak, götürmek
Cause: Sebep olmak
Celebrate: Kutlamak, anmak, övmek
Challenge: Düelloya davet etmek, meydan okumak
Characterize: Canlandırmak, karakterize etmek
Cheer: Alkışlamak, keyiflendirmek, neşelendirmek
Chew: Çiğnemek
Circle: Çevrelemek, kuşatmak, daire çizmek
Circulate: Dolaşmak, yayılmak
Claim: İstemek, talep etmek, iddia etmek
Clamp: Sıkıştırmak, kenetlemek
Climb: Tırmanmak
Clone: Çoğaltmak (eşeysiz)
Close: Kapamak, kapatmak
Clot: Pıhtılaşmak, kesilmek
Code: Kodlamak, şifrelemek
Collaborate: İşbirliği yapmak, birlik olmak
Collapse: Çökmek, düşmek, yıkılmak
Colonize: Sömürge kurmak, sömürgeye yerleştirmek
Combine: Birleştirmek, kombine etmek
Comfort: Rahatlatmak, teselli etmek
Command: Emir vermek, emretmek
Commit: İşlemek, suç işlemek
Communicate: Haberleşmek, iletişim kurmak
Compare: Karşılaştırmak, mukayese etmek
Compensate: Karşılamak, telâfi etmek, eşitlemek
Complain: Şikâyet etmek, söylenmek, yakınmak
Complement: Tamamlamak
Comply: Razı olmak, uymak, boyun eğmek
Compress: Bastırmak, sıkıştırmak
Conceal: Gizlemek, saklamak, örtbas etmek
Conceive: Aklı almak, anlamak, kavramak
Concentrate: Yoğunlaşmak, bir yerde toplamak
Conclude: Bitirmek, sonuçlandırmak
Conduct: Yönetmek, düzenlemek
Confer: Vermek, sunmak, danışmak
Confess: İtiraf etmek, kabullenmek
Confirm: Onaylamak, doğrulamak
Conform: Uymak, uyumlu olmak
Confront: Yüz yüze getirmek, yüzleştirmek
Confuse: Şaşırtmak, kafasını karıştırmak, karıştırmak
Connect: Bağlamak, bitiştirmek
Consent: Razı olmak, kabul etmek, izin vermek
Conserve: Korumak, muhafaza etmek
Consider: Dikkate almak, hesaba katmak
Consist: Oluşmak, meydana gelmek
Constitute: Kurmak, teşkil etmek, oluşturmak
Construct: İnşa etmek, yapmak
Consult: Danışmak, başvurmak
Consume: Tüketmek, harcamak, bitirmek
Contact: İlişki kurmak, irtibat kurmak
Contain: Kapsamak, içermek
Contaminate: Kirletmek, bozmak, bulaştırmak
Continue: Devam etmek, sürmek
Contract: Bir hastalık kapmak, yakalanmak
Contradict: Yalanlamak, aksini iddia etmek
Contribute: Katkıda bulunmak, vermek
Control: Kontrol etmek, idare etmek
Convince: İkna etmek, inandırmak
Cooperate: İşbirliği etmek, işbirliği yapmak
Coordinate: Koordine etmek, düzenlemek
Cope: Başa çıkmak, üstesinden gelmek
Correlate: İlişiği olmak, bağlantı kurmak
Correspond: Uymak, yaramak, benzemek
Cost: Mal olmak, etmek
Cough: Öksürmek
Count: Saymak, hesaba katmak
Counter: Karşılık vermek, karşı koymak
Cover: Kapamak, örtmek, kaplamak
Crash: Kırılmak, parçalanmak, çarpmak
Create: Yaratmak, oluşturmak, yapmak
Criticize: Eleştirmek, kusur bulmak
Crush: Ezmek, sıkıştırmak
Curb: Frenlemek, gem vurmak, zapt etmek
Cure: İyileştirmek, tedavi etmek
Curve: Eğmek, bükmek, kavis çizmek
Damage: Hasar yapmak, zarar vermek
Date: Flört etmek, buluşmak, çıkmak
Debate: Çekişmek, tartışmak
Decay: Çürütmek, çürümek, bozmak
Decide: Karar vermek, kararlaştırmak
Decline: Azalmak, düşmek, geri çevirmek
Decrease: Küçülmek, azaltmak, eksiltmek
Defeat: Yenmek, aşmak, devirmek
Defend: Savunmak, korumak, müdafaa etmek
Define: Tanımlamak, belirtmek, tarif etmek
Degenerate: Yozlaşmak
Delay: Ertelemek, gecikmek
Delight: Memnun etmek, sevindirmek
Deliver: Teslim etmek, götürmek, dağıtmak
Demand: İstemek, talep etmek
Demise: Vasiyetle devretmek; bırakmak
Demonstrate: Göstermek, gösteri yapmak
Deny: Reddetmek, inkâr etmek
Depend: E bağlı olmak,
Depend: Bağlı olmak, güvenmek
Deprive: Mahrum etmek, yoksun bırakmak
Derive: Türetmek, kaynaklanmak
Describe: Tanımlamak, tarif etmek
Deserve: Hak etmek, lâyık olmak
Design: Dizayn etmek, tasarlamak
Desire: İstemek, şiddetle arzu etmek
Destroy: Tahrip etmek, yıkmak
Detect: Keşfetmek, bulmak, ortaya çıkarmak
Deteriorate: Kötüleşmek, bozulmak, bozmak
Determine: Kararlaştırmak, belirlemek,karara bağlamak,
Develop: Gelişmek, ilerlemek
Devise: Tasarlamak, planlamak
Diagnose: Teşhis etmek, tanımlamak
Dictate: Dikte etmek, söyleyerek yazdırmak
Differ: Benzememek, farklı olmak
Digest: Sindirmek, hazmetmek
Diminish: Azaltmak, eksiltmek, azalmak
Direct: Yönetmek, yönlendirmek
Disagree: Aynı fikirde olmamak, uyuşmamak
Disappear: Gözden kaybolmak, yok olmak
Discard: Ayırmak, bir köşeye atmak
Discharge: Boşaltmak, tahliye etmek, ifa etmek
Discover: Keşfetmek, ortaya çıkarmak
Discredit: İtibarını sarsmak, gözden düşürmek,kuşku duymak
Discuss: Tartışmak, görüşmek
Disgust: İğrendirmek, nefret ettirmek
Dislike: Hoşlanmamak, sevmemek
Dismantle: Sökmek, parçalamak
Dismiss: Bırakmak, işten atmak, işten çıkarmak
Display: Sergilemek, göstermek
Disprove: Aksini kanıtlamak, çürütmek
Dispute: Tartışmak, çekişmek, münakaşa etmek
Disregard: Aldırmamak, önemsememek
Disrupt: Dağıtmak, parçalamak, ayırmak
Distinguish: Ayırt etmek, ayırmak
Distort: Saptırmak, çarpıtmak
Distress: Üzmek, acı vermek, sıkmak
Disturb: Rahatsız etmek, huzursuz etmek
Dive: Dalmak, atlamak, dalış yapmak
Divide: Bölmek, ayırmak
Divorce: Boşanmak, boşamak, ayrılmak
Donate: Bağışta bulunmak, bağışlamak
Drain: Akıtmak, kurutmak
Drill: Çalıştırmak, talim yapmak,
Drop: Düşmek, düşürmek, alçalmak
Ease: Kolaylaştırmak, rahatlatmak, hafifletmek
Educate: Eğitmek, okutmak, yetiştirmek
Eliminate: Çıkarmak, atmak, elemek
Embrace: Kucaklamak, kucaklaşmak
Emerge: Ortaya çıkmak, doğmak
Emit: Çıkarmak, yaymak, yayınlamak
Emphasize: Vurgulamak, üzerinde durmak
Employ: Çalıştırmak, iş vermek
Enable: Yetki vermek, izin vermek, olanak vermek
Encode: Şifrelemek, kodlamak
Encounter: Karşılaşmak, rastlaşmak
Encourage: Cesaretlendirmek, desteklemek
End: Bitirmek, sonuca ulaşmak
Endanger: Tehlikeye atmak
Endure: Dayanmak, katlanmak
Enforce: Zorlamak, güçlendirmek,yürütmek
Enhance: Artırmak, yükseltmek, büyütmek
Ensue: Sonucu olmak, doğmak
Ensure: Sağlama almak, garantiye almak
Eradicate: Kökünden halletmek, kökünü kurutmak
Erect: Dikmek, kurmak, inşa etmek
Establish: Kurmak, yapmak, yerleştirmek
Esteem: Değer vermek, saygı duymak
Estimate: Tahmin etmek, değer biçmek
Evaluate: Değerlendirmek, değer biçmek
Evaporate: Buharlaşmak, buharlaştırmak
Evoke: Çağrışım yapmak, anımsatmak, hatırlatmak
Evolve: Geliştirmek, gelişmek, evrim geçirmek
Exaggerate: Abartmak, aşırıya kaçmak
Examine: Denetlemek, İncelemek
Exceed: Aşmak, geçmek
Excel: Üstün olmak, sivrilmek
Exchange: Değiştirmek, değiş tokuş etmek,
Excuse: Affetmek, bağışlamak
Exercise: Çalıştırmak, egzersiz yapmak
Exhaust: Tüketmek, bitirmek
Exhibit: Göstermek, ortaya koymak
Exist: Var olmak, olmak, bulunmak
Expand: Büyütmek, yayılmak, genişlemek
Expect: Ummak, beklemek
Explain: Açıklamak, izah etmek
Explore: Keşfetmek, araştırmak
Extend: Genişletmek, yaymak, uzatmak
Extinguish: Söndürmek, bastırmak
Extract: Çıkarmak, çekmek
Facilitate: Kolaylaştırmak, rahatlatmak, hafifletmek
Fade: Solmak, uçmak, rengi atmak
Fail: Başaramamak, başarısız olmak, arıza yapmak
Fall: Düşmek, inmek, dökülmek
Favour: Desteklemek, tutmak,tercih etmek,
Fear: Korkmak, endişe etmek
Feed: Beslemek, yiyecek vermek
Finish: Bitmek, sona ermek
Fire: İşten atmak
Fix: Tamir etmek, yerleştirmek,sabit
Flash: Işık tutmak, aydınlatmak
Flood: Su basmak, doldurmak
Flourish: Gelişmek, büyümek
Flow: Akmak, dolaşmak, süzülmek
Focus: Odaklamak, bir noktada toplamak, yoğunlaşmak
Fold: Katlamak, sarmak
Follow: İzlemek, takip etmek, uymak
Force: Zorlamak, mecbur etmek
Forecast: Tahmin etmek, tasarlamak
Form: Biçimlendirmek, şekillendirmek
Foster: Beslemek, büyütmek, bakmak
Found: Kurmak, temelini atmak
Fracture: Kırılmak, kırmak, çatlamak
Freeze: Donmak, buzlanmak
Fry: Kızartmak
Fulfill: Yerine getirmek, gerçekleştirmek, tamamlamak
Function: İşlemek, çalışmak
Gain: Kazanmak, kâr etmek
Gather: Toplamak, bir araya getirmek, tutmak
Generate: Üretmek, meydana getirmek
Glance: Göz atmak, göz gezdirmek, bakıvermek
Govern: Yönetmek, idare etmek, hükmetmek
Graduate: Mezun etmek, diploma vermek
Grant: Vermek, bağışlamak, onaylamak
Grasp: Kapmak, tutmak, yakalamak
Graze: Otlatmak, otlamak, sıyırmak
Grind: Öğütmek, ezmek, bilemek
Grow: Büyümek, yetişmek
Guess: Tahmin etmek, zannetmek
Guide: Rehberlik etmek, yönlendirmek
Halt: Durdurmak, durmak
Hand: Vermek, uzatmak, yardım etmek
Handle: Ele almak, idare etmek, kıvırmak
Happen: Cereyan etmek, olmak
Harm: Zarar vermek, incitmek
Harvest: Hasat kaldırmak, biçmek
Heal: İyileşmek
Hear: Duymak
Hiccup: Hıçkırmak, hıçkırık tutmak
Highlight: Dikkatini üstüne toplamak, belirtmek
Hinder: Engel olmak, alıkoymak, aksatmak
Hit: Vurmak, çarpmak, isabet ettirmek
Hold: Tutmak, elinde tutmak
Host: Konuk etmek, ev sahipliği yapmak
Hunt: Avlamak, avlanmak, kovalamak
Hurry: Acele etmek, hızlandırmak
Hurt: İncitmek
Identify: Tanımak, kimliğini saptamak
Ignite: Tutuşturmak, yakmak, ateşlemek
Ignore: Önemsememek, görmezlikten gelmek
Illuminate: Aydınlatmak, ışıtmak
Illustrate: Resimlemek, örneklemek
Imagine: Hayal etmek, düşlemek, düşünmek
Imitate: Taklit etmek, benzetmek
Impair: Zarar vermek, zayıflatmak
Implant: Nakletmek, aklına sokmak
Imply: İma etmek, ifade etmek
Impose: Yüklemek, zorlamak, etkilenmek
Impress: Etkilemek, baskı yapmak, iz bırakmak
Improve: Geliştirmek, iyileştirmek, ilerletmek
Include: Dâhil etmek, kapsamak
Increase: Artmak, çoğalmak, çoğaltmak
Incur: Maruz kalmak, uğramak, yakalanmak
Indicate: Göstermek, belirtmek, işaret etmek,sinyal vermek
Induce: İkna etmek, kandırmak, teşvik etmek
Infect: Bulaştırmak, enfekte etmek
Infer: Bir sonuca varmak
Influence: Etkilemek, tesir etmek
Inform: Bildirmek, bilgi vermek, haber vermek
Inhabit: Oturmak, ikamet etmek
Inhale: İçine çekmek, nefes almak
Initiate: Başlatmak, ön ayak olmak
Injure: İncitmek, yaralamak, sakatlamak
Insert: Sokmak, yerleştirmek, girmek
Insist: Israr etmek, tutturmak
Inspire: İlham vermek, esinlenmek
Institute: Kurmak, açmak, başlatmak,
Integrate: Bütünlemek, tamamlamak
Intensify: Şiddetlendirmek, yoğunlaştırmak
Interact: Birbirini etkilemek, karşılıklı etkileşim kurmak
Interfere: Araya girmek, burnunu sokmak
Intervene: Arada olmak, araya girmek
Introduce: Tanıştırmak, tanıtmak
Invade: Saldırmak, hücum etmek
Invent: İcat etmek, bulmak, atmak
Invest: Yatırmak, yatırım yapmak
Investigate: İncelemek, araştırmak
Involve: İçermek, kapsamak
Isolate: İzole etmek, dışlamak
Issue: Yayınlamak, bildirmek
Itch: Kaşınmak, kaşındırmak
Joke: Şaka yapmak, espri yapmak
Judge: Yargılamak, karara varmak
Justify: Haklı çıkarmak, savunmak, doğrulamak
Keep: Tutmak, bulundurmak, saklamak
Knit: Örmek, dokumak, bağlamak
Label: Etiketlemek, etiket yapıştırmak
Last: Sürmek, devam etmek, dayanmak
Launch: Başlatmak, girişmek
Lay: Koymak, yerleştirmek, sermek
Lead: Başında olmak, yol göstermek,öncülük etmek
Lecture: Konferans vermek, ders vermek
Lend: Ödünç vermek, borç vermek
Lie: Yalan söylemek, kandırmak
Lift: Kaldırmak, yükseltmek
Limit: Kısıtlamak, sınırlandırmak
Link: Bağlamak, birleştirmek
Load: Yüklemek, doldurmak, yük olmak
Locate: Yerleşmek, oturmak
Long: Arzu etmek, özlemini çekmek, gözlemek
Lose: Kaybetmek
Lower: İndirmek, azaltmak
Lure: Cezbetmek, ayartmak
Maintain: Sürdürmek, sağlamak
Manage: Başarmak, becermek
Manifest: Göstermek, belirtmek
Manipulate: El ile işletmek, idare etmek
Manufacture: Üretmek, imal etmek
Mark: İşaretlemek, damgalamak, çizmek
Master: Öğrenmek, hakim olmak
Matter: Önemi olmak, önemli olmak
Measure: Ölçmek, tartmak, ölçüsünü almak
Melt: Erimek, eritmek
Memorize: Ezberlemek, bellemek
Mention: Söz etmek, bahsetmek, dile getirmek
Merge: Birleşmek, karışmak, kaynaşmak
Migrate: Göç etmek, göçmek
Mimic: Taklit etmek, taklidini yapmak
Minimize: Azaltmak, küçümsemek
Miss: Özlemek, ıskalamak
Misuse: Hor kullanmak, yanlış kullanmak
Modify: Değişiklik yapmak, değiştirmek
Mold: Biçimlendirmek, kalıba dökmek
Monitor: İzlemek, gözlemek
Multiply: Çarpmak, çoğaltmak
Neglect: Aldırmamak, ihmal etmek
Nerve: Cesaret vermek, güçlendirmek
Notice: Farkına varmak, fark etmek
Nurse: Bakmak, tedavi etmek, iyileştirmek
Obey: İtaat etmek, uymak, dinlemek
Object: İtiraz etmek, karşı çıkmak
Observe: Görmek, gözetlemek, gözlemek
Obstruct: Engel olmak, tıkamak, kapamak
Obtain: Sağlamak, elde etmek, edinmek
Occur: Çıkmak, ortaya çıkmak, oluşmak
Offer: Teklif etmek, sunmak
Offset: Dengelemek, denkleştirmek
Operate: Çalışmak, işletmek, etki etmek
Oppose: Karşı koymak, karşı çıkmak
Order: Sipariş vermek, düzenlemek
Organize: Düzenlemek, kurmak
Originate: Kaynaklanmak, meydana gelmek
Outrage: Hakaret etmek, kırmak, kötü davranmak
Outweigh: Ağır basmak, daha ağır gelmek
Overcome: Başa çıkmak, üstesinden gelmek
Overestimate: Fazla tahmin etmek, aşırı değer biçmek, abartmak
Overlook: Görmemezlikten gelmek, gözden kaçırmak
Oversee: Gözetmek, denetlemek
Overwhelm: Alt etmek, ezmek, boğmak
Owe: Borçlu olmak, minnettar olmak
Own: Sahip olmak, tanımak
Participate: Katılmak, ortak olmak, pay almak
Penetrate: İçine girmek, sokulmak
Perceive: Algılamak, hissetmek, sezmek
Perform: Yapmak, yerine getirmek, uygulamak
Permit: İzin vermek, olanak vermek
Persist: Devam etmek, sürdürmek, ısrar etmek
Persuade: İkna etmek, razı etmek, kandırmak
Pervade: Yayılmak, yaygınlaşmak
Pick: Toplamak, koparmak, yolmak
Plant: Dikmek, ekmek, koymak
Point: Göstermek, işaret etmek
Poison: Zehirlemek, zehir katmak
Pose: Poz vermek, tavır takınmak
Posit: Yerleştirmek, yerine koymak, öne sürmek
Possess: Sahip olmak, elinde bulundurmak
Practice: Uygulamak, pratik yapmak
Praise: Övmek, methetmek, şükretmek
Precede: Önce gelmek, önce olmak
Predict: Önceden haber vermek, tahmin etmek
Prefer: Tercih etmek, yeğlemek, öncelik tanımak
Prescribe: İlaç yazmak (doktor), reçete yazmak
Present: Sunmak, takdim etmek
Preserve: Korumak, muhafaza etmek
Presume: Varsaymak, farz etmek, tahmin etmek
Prevent: Önlemek, engel olmak
Probe: Deşmek, soruşturmak, araştırmak
Proceed: İlerlemek, devam etmek
Produce: Üretmek, yapmak
Progress: İlerlemek, ileri gitmek
Prolong: Uzatmak, sürdürmek
Promise: Söz vermek, vaat etmek
Promote: Yükseltmek, terfi ettirmek
Prompt: Harekete geçirmek, teşvik etmek
Propose: Önermek, teklif etmek
Protect: Korumak, gözetmek
Prove: Kanıtlamak, ispat etmek
Provide: Sağlamak, karşılamak, temin etmek
Pull: Çekmek, asılmak
Pump: Pompalamak, şişirmek
Puncture: Patlatmak, delmek
Pursue: İzlemek, peşinde koşmak
Quit: Vazgeçmek, istifa etmek, çekilmek, bırakmak
Raise: Yükseltmek, büyütmek
Reach: Ulaşmak, erişmek
React: Tepki vermek, tepkimek
Realize: Fark etmek, farkına varmak
Reason: Düşünmek, muhakeme etmek
Recall: Anımsamak, hatırlatmak
Receive: Almak, teslim almak, kabul etmek
Reckon: Hesap etmek, hesaplamak
Recognize: Tanımak, farkına varmak
Recommend: Tavsiye etmek, önermek
Recover: İyileşmek, düzelmek, toplamak
Reduce: Azaltmak, indirmek, küçültmek
Refer: Atıfta bulunmak, kastetmek, ima etmek
Reflect: Yansıtmak, aksettirmek
Reform: Reform yapmak, düzeltmek
Refuse: Reddetmek, kabul etmemek
Regard: Dikkate almak, hesaba katmak, düşünülmek
Register: Kayda geçirmek, kaydetmek
Regulate: Düzenlemek, düzenleme yapmak
Reject: Reddetmek, geri çevirmek
Rejuvenate: Gençleştirmek, yenilemek
Relate: Bağlı olmak, ilgili olmak
Relax: Gevşemek, dinlenmek
Release: Serbest bırakmak, salıvermek
Relieve: Rahatlatmak, dindirmek, hafifletmek
Rely: İnanmak, güvenmek, itimat etmek
Remain: Kalmak, durmak, geriye kalmak
Remember: Hatırlamak, anımsamak
Remind: Hatırlatmak
Remove: Kaldırmak, çıkarmak
Renew: Yenilemek, bakım yapmak
Repair: Tamir etmek, onarmak
Repeat: Tekrarlamak, tekrar etmek
Replace: Değiştirmek, yerine koymak
Report: Rapor etmek, anlatmak, söylemek
Represent: Temsil etmek
Reproduce: Çoğaltmak, kopyasını çıkarmak
Request: Rica etmek, istemek, talep etmek
Require: İstemek, gerektirmek
Research: Araştırmak, incelemek
Resemble: Benzemek
Reserve: Ayırmak, tutmak
Resist: Direnmek, göğüs germek
Resolve: Karar vermek, karara bağlamak
Respect: Saygı göstermek, saymak
Respond: Cevap vermek, yanıtlamak
Rest: Dinlenmek, mola vermek
Restore: Yenileştirmek, eski haline getirmek
Restrain: Alıkoymak, engellemek, tutmak
Restrict: Sınırlamak, kısıtlamak
Retain: Alıkoymak, tutmak, sürdürmek,devam ettirmek
Retard: Gelişmemek, geciktirmek
Return: Dönmek, geri dönmek
Reveal: Açığa çıkarmak
Review: İncelemek, gözden geçirmek
Revive: Canlandırmak, hayata döndürmek
Rid: Kurtarmak, temizlemek
Rise: Kalkmak, ayağa kalkmak, yükselmek
Risk: Tehlikeye atmak, göze almak
Rotate: Dönmek, döndürmek
Rule: Yönetmek, hükmetmek
Rush: Acele etmek, koşturmak
Safeguard: Korumak, himaye etmek
Satisfy: Memnun etmek, tatmin etmek
Save: Kurtarmak, kayda geçirmek
Scare: Korkutmak, ürkütmek
Scheme: Tasarlamak, düzenlemek
Score: Sayı yapmak, gol atmak, puan almak
Screen: Kontrol etmek, test etmek, taramak
Seek: Aramak, aranmak, araştırmak, almak
Select: Seçmek, ayırmak, ayıklamak
Sense: Hissetmek, algılamak, sez
Separate: Ayırmak, bölmek, dağılmak
Serve: Hizmet etmek, servis yapmak
Set: Koymak, yerleştirmek, takmak
Settle: Oturmak, yerleşmek
Shake: Sallamak, sallanmak
Shape: Biçim vermek, biçimlendirmek
Share: Paylaşmak, bölüşmek, katılmak
Shed: Dökmek, akıtmak, yaymak
Shelter: Korumak, barındırmak
Shift: Değiştirmek, değişmek
Ship: Göndermek, nakletmek
Shock: Kalbini kırmak, şok etmek
Show: Göstermek
Sign: İşaretlemek, imzalamak
Signify: Belirtmek, işareti olmak
Sleep: Uyumak
Solve: Çözmek, çözüm bul
Spark: Harekete geçirmek
Specialize: Uzmanlaşmak, ihtisas yapmak
Split: Bölmek, Parçalamak, Ayrılmak, Kopmak
Spread: Yaymak, sürmek, sermek
Spring: Sıçramak, fırlamak, yay gibi fırlamak
Squeeze: Sıkıştırmak, ezmek
Stage: Sahnelemek, düzenlemek
Starve: Açlıktan kıvranmak, açlıktan ölmek
State: Belirtmek, ifade etmek, söylemek
Stimulate: Teşvik etmek, özendirmek
Stir: Kımıldatmak, hareket ettirmek
Strengthen: Güçlendirmek, kuvvetlendirmek
Stress: Stres, bunalım
Subject: Mecbur etmek, boyun eğdirmek, maruz bırakmak
Succeed: Başarmak
Suffer: Acı çekmek, zarar görmek
Suggest: Önermek, teklif etmek
Supervise: Gözetmek, nezaret etmek
Supply: Karşılamak, sağlamak, gidermek
Support: Desteklemek, para yardımı yapmak
Suppose: Farz etmek, varsaymak
Suppress: Bastırmak, zapt etmek, durdurmak
Surprise: Şaşırtmak, hayret ettirmek
Surround: Etrafını çevirmek, sarmak
Survey: Bakmak, incelemek, araştırmak
Survive: Yaşamayı sürdürmek
Suspect: Şüphe etmek, kuşkulanmak
Suspend: Asmak, askıya almak, ertelemek
Sustain: Desteklemek, taşımak, çekmek
Swallow: Yutmak
Sweep: Süpürmek
Swell: Şişmek, kabarmak, büyümek
Tackle: Çaresine bakmak
Tear: Yırtmak, koparmak, yarmak
Tend: Yönelmek, eğilimi olmak
Threaten: Tehdit etmek, gözünü korkutmak
Thrive: Gelişmek, serpilmek, ilerleme kaydetmek
Tolerate: Hoş görmek, tahammül etmek
Touch: Dokunmak, ellemek, değmek
Trace: İzlemek, izinden gitmek,izini takip ediyor
Train: Eğitmek, yetiştirmek, alıştırmak
Transfer: İletmek, transfer etmek, aktarmak
Transform: Dönüştürmek, haline gelmek
Transmit: Göndermek, yaymak, iletmek
Transplant: Nakletmek, başka yere dikmek
Transport: Taşıma, nakliye
Trap: Tuzağa düşürmek, kapana kıstırmak
Travel: Seyahat etmek
Treat: Davranmak, tedavi etmek
Trick: Aldatmak, kandırmak
Trigger: Başlatmak, neden olmak
Trouble: Rahatsız etmek, zahmet vermek
Trust: Güvenmek, inancı olmak, itimat etmek
Undergo: Katlanmak, çekmek, geçirmek
Underline: Altını çizmek, vurgulamak
Undermine: Küçümsemek, baltalamak
Undertake: Üstlenmek, yüklenmek
Upset: Üzmek, neşesini kaçırmak
Urge: Zorlamak, baskı yapmak, teşvik etmek
Vaccinate: Aşı yapmak, aşılamak
Vaporize: Buharlaşmak, buharlaştırmak
Vary: Çeşitlilik göstermek
View: Bakmak, görmek, incelemek
Warn: Uyarmak, ikaz etmek
Waste: İsraf etmek, çarçur etmek
Wave: Dalgalanmak, sallanmak
Weave: Dokumak, örmek
Weigh: Tartmak, ağırlığında olmak
Wheel: Çark etmek, döndürmek
Widen: Genişlemek, bollaşmak, genişletmek
Wipe: Silmek, kurulamak
Withdraw: Çekmek, almak, geri almak
Withstand: Dayanmak, direnmek, karşı koymak
Witness: Şahit olmak, tanık olmak, şahitlik etmek
Wonder: Merak etmek, hayret etmek, şaşmak
Worry: Kaygılanmak, merak etmek
Yawn: Esnemek, esneyerek söylemek
Yield: Vermek, sağlamak, ürün vermek

Ücret İadeli Eğitim Modeli

Bizimle çalıştınız ve istediğiniz skoru alamadınız, o zaman ödemiş olduğunuz tüm ücreti size kesintisiz olarak iade ediyoruz. Üstelik bunu resmi garanti belgesi ile yapıyoruz.

% 100 Başarı Garantili Eğitim

Mevcut İngilizce seviyeniz, hedeflediğiniz puan ve sınava gireceğiniz tarihe göre ayarlanmış sadece size özel bir eğitim modeli düşünün. Üstelik hiçbir sınırlama olmadan kendi hızınızda 7-24 online çalışma imkanı.

tipdil Ders Örnekleri

Önce Tüm Sistemi Keşfet!

Demo eğitim videolarımızı izleyerek eğitim kalitemizi satın almadan önce keşfedebilirsiniz. Ayrıca ücretsiz üye olarak çalışma sistemimizi deneyebilirsiniz.

HEDEFLEDİĞİNİZ SKORA ULAŞAMAZSANIZ ÖDEDİĞİNİZ ÜCRETİN TAMAMINI HEMEN İADE EDİYORUZ!